Bir yoktu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
- 
                        Colloquial
                    
 - 
                        Ecclesiastic
                    
 - 
                        Computer
                    
 
Klonların hayatta kalmaları için bir neden yoktu.
Nickyi getirmem için bir neden yoktu.
Beni yakalamaması gibi bir ihtimal yoktu.
Onunla dövüşmesi için bir neden yoktu.
Chelseanin geçmişte benimle evlenmesi için iyi bir neden yoktu.
Ancak bu kişiyi teslim ettiğine dair bir kayıt yoktu. Biz de içeri baktık ve.
Benim büyüdüğüm yerde böyle bir yer yoktu.
Beni bulmak gibi bir derdi yoktu.
Yangın alarm sonrasına kadar, bir yoktu şüphe.
Şimdiye kadar bunun için bir neden yoktu.
Yani buraya gelmemiz için bir neden yoktu.
Nokia 3310un ise böyle bir derdi yoktu.
O dönemde böyle bir uygulama yoktu.
Gitmemiz için bir neden yoktu!
Uçak kazasının bunla bir ilgilsi yoktu.
Dünyanın yarısını kateden bu yolculuğa onu sürüklemek için bir neden yoktu.
Anladım ki; hiç gitmedim, çünkü gidecek bir yerim yoktu.
Dün gece de bundan farklı bir açıklama yoktu.
Oy vermesi için bir neden yoktu.
Kardeşimin intihar etmesi için bir neden yoktu.