Gaddar Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ama sana özgürlüğün gaddar şakasını anlatana kadar değil.
Sadece gaddar değilsin; aynı zamanda hilekarsın değil mi?
Afrikanın en gaddar diktatörlerinden biri yaşıyor.
Romanyanın gaddar geçmişini görmezden gelmesinin bir sebebi de bu zaten.
Anneni gaddar Stephendan koru!
Her şeyin gaddar olduğunu biliyorum, ama en azından burada güvendeyiz.
Başarısız olan bir casusu kurtarmak için gaddar bir katili bağışlamalı mıyım?
Ama Kriptonda bu şey başa gelebilecek en gaddar şey olmalı.
Çok gaddar.
Aksi halde çok gaddar olurdun.
Asilzadenin oğlu acımasız ve gaddar bir askerdi.
Zoidberg, sen çok gaddar bir canavarsın.
Adama Barrow Afrikanın en gaddar diktatörünü malup etti.
Gaddar bir mantığa boyun eğdim… ve şimdi ondan kurtulamıyorum.
Vahşet çağında, gaddar bir dünyada yaşadı.
En gaddar şiddet dahi belirli bir sembolik açmazın harekete geçmesidir.
Goriller gaddar çünkü aptallar.
Bana'' gaddar'' mı dedi?
Gaddar Doktor Wu, işte şimdi yarrağı yedin.
Bu kadar gaddar olacağını bilmezdim.