Gaddar Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Efsanevi gaddar yöntemler.
Legendäre drakonische Maßnahmen.Hem deli hem gaddar.
Kimmieyi alan adam… Adı Gaddar.
Er heißt Vicious. Der Typ, der Kimmie hat….Çünkü bunca sene onları tutsak alacak kadar gaddar olan tek kişi tarafından esir tutuluyorlar.
Sie werden gefangen gehalten… von der Person, die grausam genug ist sie wegzusperren… all die Jahre.Sanırım kardeşin'' A'' nın ne kadar gaddar olduğunu bilmiyormuş.
Dein Bruder konnte sich wohl nicht vorstellen, wie grausam A ist.Charles bazen çok gaddar oluyorsun.
Charles, du bist manchmal so grausam.Gaddar arı bu zavallı çiçeklerin canını emmiş.
Bu arada, ruhları aldattı gaddar topluluğu anlaşma tamamlanmış
Inzwischen getäuscht grimmigen Gemeinschaft der Geister erinnert ihn,Kuroda, daha gaddar işkence yöntemleri bul.
Kuroda, erfinde noch grausamere Arten der Folter.Açlık oyunlarının gaddar dünyasında hayatta kalma şansın var mı?
Hast du eine Chance zu überleben in der grimmigen Welt von den Hunger Games Bücher?Buradaki en gaddar eğitmenleriz.
Wir sind die gemeinsten Ausbilder.karatahta ve birkaç gaddar çocuk verirler.
Biraz daha gaddar.
Ein bisschen grimmiger.Burası yapmacık, yozlaşmış ve gaddar bir yalan çemberi.
Dahası, Donald Pardue ve kardeşinin gaddar cinayeti.
Außerdem für den skrupellosen Mord an Donald Pardue und seinem Bruder.Ancak hiç birisi bu kadar gaddar ve acımasız olmamıştır.
Dediğim gibi, biraz gaddar olmalısın bu konuda.
Wie ich schon sagte, ist man in diesen Dingen etwas übereifrig.O zaman daha gaddar olabiliriz.
Also können wir noch grausamer werden.Sosyal anlamda bu çocuklar fazlasıyla gaddar olabiliyorlar.
Gaddar Keşiş.
Der heimtückische Mönch.
