GITMENIN - Yunan'ya çeviri

να πας
gitmem
gidiyorum
ben gidiyorum
ben gideyim
giderdim
götürmek
oraya gideceğim
gidin
να φύγεις
gitmem
çıkarken
gideyim
ayrıldığımı
ayrılırken
kaçmam
çıkmak
να φτάσετε
το να πάω
η μετάβαση
να πάς
gitmek
gidip
misin
sen
götürmek
να προχωρήσεις
να πάμε
gitmem
gidiyorum
ben gidiyorum
ben gideyim
giderdim
götürmek
oraya gideceğim
gidin
να πάτε
gitmem
gidiyorum
ben gidiyorum
ben gideyim
giderdim
götürmek
oraya gideceğim
gidin
να πάει
gitmem
gidiyorum
ben gidiyorum
ben gideyim
giderdim
götürmek
oraya gideceğim
gidin
να φύγουμε
gitmem
çıkarken
gideyim
ayrıldığımı
ayrılırken
kaçmam
çıkmak
να φύγω
gitmem
çıkarken
gideyim
ayrıldığımı
ayrılırken
kaçmam
çıkmak
να φτάσουμε

Gitmenin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Havaalanından şehir merkezine gitmenin en kolay yollarından biri de trendir.
Από το αεροδρόμιο ο καλύτερος τρόπος για να πάτε στο κέντρο της πόλης είναι το τρένο.
Artık buradan gitmenin vakti geldi Cami. Kendi iyiliğin için.
Ήρθε η ώρα να φύγεις από εδώ Κάμι… για το καλό σου.
Bir yerden bir yere gitmenin en hızlı yolu.
Ο καλύτερος τρόπος να πας από ένα μέρος σ'ενα άλλο.
Ve gitmenin vakti geldi. Evet.
Κι ήρθε η ώρα να φύγουμε.
Summer eskiden beri, baloya gitmenin hayalini kuruyor ve ben de baloya onunla gitmenin..
Η Σάμερ ονειρευόταν να πάει στο χορό κι εγώ ονειρευόμουν να πάω μαζί της.
Şimdi de oraya gitmenin bir yolunu bulmalıyız.
Να βρούμε έναν τρόπο να πάμε εκεί. Δεν θα είναι εύκολο.
Oraya gitmenin en kolay yolu taksi ile.
Ο ευκολότερος τρόπος για να πάτε εκεί είναι με ταξί.
Yabancı okyanus dünyasına çarpışma yaptın ve gitmenin tek yolu düştü.
Έχεις προσγειωθεί σε αλλοδαπό κόσμο στον ωκεανό και ο μόνος τρόπος να φύγεις είναι προς τα κάτω.
Bu kapıdan geçip gerçek dünyaya gitmenin tek yolu.
Είναι ο μόνος τρόπος να περάσεις απ' την πύλη και να πας στον πραγματικό κόσμο.
Kalmanın içimi kemireceğini söyledin fakat gitmenin düşüncesi bile içimi daha çok kemiriyor.
Είπες ότι το να μείνω με τρώει, αλλά η σκέψη να φύγω με τρώει περισσότερο.
Buradan gitmenin bir yolunu bulacağım.
Θα βρω κάποιον τρόπο να φύγουμε από'δω.
Hastaneye gitmenin vakti geldi.
Ήρθε η ώρα, η ώρα να πάμε στο νοσοκομείο.
Rezendes, Floridaya gitmenin bir yolunu buldu mu?
Ο Ρεζέντες βρήκε τρόπο να πάει στη Φλόριντα;?
Yatağa gitmenin vakti geldi.
Καιρός να πάτε στα κρεβάτια σας.
Blok ötede. Şu an bir yere gitmenin en iyi yolu parktan gitmek..
Ο καλύτερος τρόπος για να πας οπουδήποτε τώρα είναι μέσα από το πάρκο.
Zambiyaya gitmenin bir yolunu bulalım.
Ας βρούμε ένα τρόπο να πάμε στην Ζάμπια.
Bu yerden gitmenin başka yolu yok, öyle değil mi?
Δεν υπάρχει άλλος τρόπος για να φύγουμε από αυτό το μέρος, έτσι δεν είναι;?
Adadan gitmenin bir yolunu.
Ένα τρόπο να φύγω από το νησί.
Nanda Parbata gitmenin bir yolunu bulmalıyız.
Πρέπει να βρούμε τρόπο να φτάσουμε στο Νάντα Παρμπάτ.
Yatağa gitmenin vakti geldi.
Ώρα να πάτε στα κρεβάτια σας.
Sonuçlar: 191, Zaman: 0.0817

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Yunan