Examples of using Accelerant in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Possible accelerant.
Olası bir hızlandırıcı.No. An accelerant was used.
We recovered a piece of plastic tubing that contained some sort of accelerant.
Bir tür katalizör madde içeren bazı plastik boru parçaları bulduk.The guy who did this left traces of an accelerant.
Bu katalizör madde kalıntılarını bırakan adamı.Possible accelerant. What's that?
Olası bir hızlandırıcı. Şu nedir?What's that? Possible accelerant.
Olası bir hızlandırıcı. Şu nedir?Yeah. The guy who did this left traces of an accelerant.
Bu katalizör madde kalıntılarını bırakan adamı. Evet.That contained some sort of accelerant. We recovered a piece of plastic tubing.
Bir tür katalizör madde içeren bazı plastik boru parçaları bulduk.The guy who did this left traces of an accelerant. Yeah.
Bu katalizör madde kalıntılarını bırakan adamı. Evet.Like an accelerant! Yes!
Evet, bir katalizör gibi!Any indication an accelerant was used?
Bir katalizör kullanıldığına dair This puppy will reveal exactly what accelerant was used to start the fire.
So, he pours the accelerant here.
Pekâlâ, yanıcıyı buraya dökmüş.We aren't sure if there was any accelerant in the bottle.
Şişede yanıcı bir madde olup olmadığından emin değiliz.Used in conjunction with a xylene accelerant?
I don't smell any accelerant.
Yangını hızlandıracak bir madde kokusu almıyorum.What kind of accelerant did you use?
Ne tür bir yanıcı madde kullandın?I think someone poured accelerant on him.
Sanırım onun üzerine birisi tutuşturucu dökmüş.It's the fire accelerant used in all of the arson cases associated with Heat Monger.
Yeah, okay, small fire, no accelerant, a sufficiency of water.
