CROWS in Turkish translation

Tomorrow when the cock crows We will go home.

Yarın horoz öttüğünde, eve gideceğiz.

God. Actually, the Lithuanians are the ones that eat crows. Dad!

Baba! Litvanyalılar karga yiyor aslında.- Tanrım!

Yeah, Crows some warriors!

Evet! Güçlü Crow savaşçıları nerede?

I got handpicked by your dad to help lead the crows.

Crowsu yönetmesi için baban tarafından seçildim.

Tell the crows to stand down.

Crowsa geri çekilmelerini söyle.

Or Let's go and shoot crows in the castle garden.

Ya da kalenin bahçesinde kargaları vurabiliriz.

That's what I call a murder of crows. What the.

İşte buna karga cinayeti derim. Ne bu.

Alice called The Crows and sent them into the building.

Alice Crowsu arayıp onları binaya gönderdi.

Rooster crows.

Horoz öter.

You will wake up when the cock crows three times.

Horoz üç kez öttüğünde uyanacaksın.

Well- Rooster Crows.

Şey crow.

When you're doing such a fine job keeping the crows off my turnips?

Çok iyi bir iş yaptığında kargaları şalgamdan uzak tutmak?

I joined the Crows to make Gotham better, but you divided it.

Gothamı daha iyi hale getirmek için Crowsa katıldım ama sen onu böldün.

Stupid was convincing The Crows not to kill you.

O aptal, Crowsu seni öldürmemeye ikna etti.

rooster crows.

Horoz öter.

I didn't know there were many crows in Bodega Bay this time of year.

Yılın bu zamanında Bodega Koyunda böyle çok karga olduğunu bilmiyordum.

When the raven crows, the door will be locked.

Kapı kilitlenecek. Kuzgun öttüğünde.

That way she can scare away the crows, too, brilliant.

Ve çöpçüleri de! Harika. Böylece kargaları korkutabilir.

But you divided it. I joined the Crows to make Gotham better.

Gothamı daha iyi hale getirmek için Crowsa katıldım ama sen onu böldün.

And you have 6 Crows incoming.

Ve 6 tane Crow geliyor.

Examples of using Crows in English and their translations into Turkish