Examples of using Dramatic in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Tan graduated from the American Musical and Dramatic Academy in New York.
You certainly aren't. You're the dramatic critic, Leland.
I think Laurie's being a little dramatic.
Laurie biraz dramatize ediyor.You're so dramatic, just like Ama.
Çok dramatiksin, aynen annem gibisin.You have got 30 seconds before I hang up. Bit dramatic, I know.
Don't care. Why do you have to make everything so dramatic?
Neden herşeyi bu kadar dramatikleştiriyorsun?- Umurumda değil?The effects seems to have been dramatic.
Etkileri çok çarpıcıydı.A very dramatic entrance, boys. My mates!
The worst dramatic critic in New York. Your husband is.
Kocan ne yazik ki New Yorktaki… en kötü tiyatro eleştirmeni.You know Charles, I have been thinking about that dramatic club.
Charles biliyor musun, şu drama klübü hakkında düşünüyordum.You are being so dramatic, okay?
Çok dramatiksin, tamam mı?Bit dramatic, I know. You have got 30 seconds before I hang up.
Biraz dramatikti.- 30 saniye sonra kapatacağım.People's reactions to opera the first time they see it is very dramatic.
İnsanların operaya ilk tepkileri çok çarpıcıdır.Why do you have to make everything so dramatic?
Neden herşeyi bu kadar dramatikleştiriyorsun?My mates! A very dramatic entrance.
Dostlarım! Çok heyecanlı bir giriş oldu.Dramatic theme playing.
I feel weird. You're so dramatic.
Çok dramatiksin. Sanırım kendi sinirlerini bozuyorsun.But also really poetic.- Brittney, your piece was dramatic.
Brittney, eserin çok dramatikti ama gayet şairaneydi de.You're being a little dramatic.
Olayı bayağı bir dramatikleştiriyorsun.The scenery in Antarctica is magnificent and dramatic.
Antarktikadaki manzara büyülü ve çarpıcıdır.
