ENJOYED in Turkish translation

[in'dʒoid]
[in'dʒoid]
hoşlandı
to like
enjoy
do i like
likin
zevk aldı
to enjoy
to take pleasure
keyif aldım
to enjoy
taking pleasure
relish
eğlendi
fun
party
entertainment
a good time
to enjoy
to have a good time
entertaining
amusement
recreational
hoşlanıyordu
nice
lovely
pretty
welcome
cool
sweet
pleasant
cute
good
delightful
zevk
pleasure
enjoy
fun
taste
joy
delight
enjoyment
ecstasy
revel
relish
keyif
pleasure
enjoy
joy
fun
delight
enjoyment
leisure
pleasant
delightful
tadını çıkardı

Examples of using Enjoyed in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
We enjoyed ourselves.
Biz kendimizi zevk.
I never really got the chance to tell you, but I really enjoyed working with you.
Bunu söylemeye hiç fırsatım olmamıştı ama seninle çalışmaktan cidden keyif aldım.
Tom really enjoyed doing that.
Tom bunu yapmaktan gerçekten zevk aldı.
Sami enjoyed the champagne.
Sami şampanyadan hoşlandı.
Otoyo enjoyed the beautiful spring day and walked along the beach.
Otoyo, güzel ilkbahar gününün tadını çıkardı ve sahil boyunca yürüdü.
I enjoyed the movie.
Ben filmi beğendim.
Layla enjoyed talking about her crimes.
Leyla, suçlarından bahsetmekten keyif alıyordu.
You know Max really enjoyed spending time with you, right?
Max seninle zaman geçirmekten çok hoşlanıyordu, değil mi?
And you enjoyed every minute of it.
Ve bunun her dakikasından zevk alıyordun.
I really enjoyed reading your story.
Ben gerçekten senin hikayeni okumaktan keyif aldım.
I think Tom enjoyed doing that.
Sanırım Tom onu yapmaktan zevk aldı.
Tom enjoyed swimming in the lake.
Tom gölde yüzmekten hoşlandı.
Okay. First he enjoyed some Nipples of Venus.
Venüs memelerinin tadını çıkardı o. Tamam.
I think Tom really enjoyed himself.
Sanırım Tom gerçekten kendisinden hoşlanıyordu.
Really enjoyed dancing with you.
Seninle dans etmekten gerçekten keyif aldım.
I enjoyed that movie a lot.
Ben o filmi çok beğendim.
After dinner, they enjoyed playing cards.
Akşam yemeğinden sonra, onlar iskambil oynamaktan zevk aldı.
Tom enjoyed working for Mary.
Tom Mary için çalışmaktan hoşlandı.
Why not say:"I enjoyed teasing a timid lover"?
Neden söylemedi:'' Ben bir ürkek sevgilisi alay zevk''?
I enjoyed killing her.
Onu öldürürken çok keyif.
Results: 392, Time: 0.1502

Top dictionary queries

English - Turkish