PLEASE WAIT in Turkish translation

[pliːz weit]
[pliːz weit]
lütfen bekleyin
please wait
please hold
please stand
please standby
please hang on
moment , please
bekleyin
wait
hold on
hang on
stay
lütfen biraz bekle
biraz bekleyin
wait a moment
hold on
just a moment
just wait
wait a bit
moment
just a minute
please wait
wait a minute
wait a little
lütfen labaratuvara dönmeden önce 20 dakikalığına binanın dışında bekle
buyurun odaya geçin orada bekleyin

Examples of using Please wait in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
I would like to you meet Stella Shining.- Please wait.
Stella Shining ile tanışmanızı istiyorum. -Lütfen bekleyin.
Let go of me, you bully!- Please wait.
Bırak beni, seni zorba!- Lütfen bekleyin.
Please wait there.
Burada bekleyin.
Two, three… One, Please wait.
İki… Bir… Biraz bekleyin. Üç.
What evidence do you have?-Please wait.
Kanıtınız ne? -Lütfen bekleyin.
I will see if he's available. MAN 1: Please wait.
Müsait olup olmadığına bakacağım. Lütfen bekleyin.
Miss, can I chew gum with the helmet on? Please wait there.
Hanımefendi, başIık takarken sakız çiğneyebilir miyim? Burada bekleyin.
Two, three… One, Please wait.
İki… Bir… Üç… Biraz bekleyin.
I will see if he's available. MAN 1: Please wait.
Müsait mi bir bakayım. Lütfen bekleyin.
Please wait four songs before complaining.
Şikayet etmeden önce dört şarkı bekleyin.
Your Honor, please wait.
Sayın Yargıç, bekleyin.
Please wait. I don't want people to know what I do.
İnsanların ne iş yaptığımı bilmesini istemiyorum.- Lütfen bekleyin.
Please wait. The ambulance is gonna be here any minute, right?
Ambulans her an gelebilir değil mi? Lütfen bekleyin.
All of you, please wait outside.
Hepiniz dışarıda bekleyin.
Please wait outside.
Dışarıda bekleyin.
Thank you. Please wait as your individualized operating system is initiated.
Teşekkürler. Kişiye özel işletim sisteminiz başlatılırken lütfen bekleyin.
Please wait to be seated.
Masaya oturtulmak için bekleyin.
All done. I think it's too small, please wait.
Sanırım bu da çok küçük, bekleyin. Tamamdır.
Sorry, please wait a little.
Üzgünüm, biraz bekleyin.
Didn't you say you caught them? Please wait a little.
Onları yakaladığını söylememiş miydin? Lütfen bekleyin.
Results: 701, Time: 0.0488

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish