Examples of using Prove it to you in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Then let me prove it to you.
Öyleyse izin ver de kanıtlayayım.Okay, I will go and prove it to you.
Tamam, ben gideceğim ve size ispatlayacağım.Clarence? Yeah, I will get him out and prove it to you.
Clarence? Evet, onu çıkarıp bunu sana ispat edeceğim.Let me prove it to you.
Ama ben hasta değilim, izin ver ispatlayayım.What do you say we… we prove it to you?
Ne diyorsun biz… bunu size kanıtlıyoruz?Let me prove it to you!
İzin ver de bunu kanıtlayayım!Let me prove it to you.
İzin ver de sana kanıtlayayım.If you would take the time to speak to us directly, we could prove it to you.
Eğer zamanınızı direkt olarak bizimle konuşmaya harcasaydınız, size bunu kanıtlardık.I almost wish you would be in a lot of trouble sometime so I could prove it to you.
Bazen, kendimi sana kanıtlamak için başının belaya girmesini diler vaziyette buluyorum.That's what I have been trying to do, prove it to you and the rest of the world.
Yapmak istediğim şey de bu. Sana ve dünyadaki diğer insanlara kanıtlamak.Bana sırlarından birini verecek kadar güvenmiştin ve şimdi bunu sana kanıtlayacağım.If you question my honor, let me prove it to you… on the end of a sword.
Eğer onurumu sorguluyorsan, izin ver bir kılıç darbesiyle bunu sana kanıtlayayım.get that book and prove it to you.
kitabı bularak sana ispat edeceğim.Let me prove it to you on the end of a sword. If you question my honor.
Eğer onurumu sorguluyorsan, izin ver bir kılıç darbesiyle… bunu sana kanıtlayayım.Although, I can't think of a real way of proving it to you.
Gerçi sana bunu kanıtlamanın bir yolunu düşünemiyorum.Sana kanıtlamak için.I will prove it to you.
Bunu size kanıtlayacağım.Let me prove it to you.
Bırak da sana kanıtlayayım.I will prove it to you.
Size bunu kanıtlayacağım.I will prove it to you.
Size bunu ispatlayacağım.
