Examples of using The intercom in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Take me off the intercom, please.
Telefonun hoparlörünü kapat lütfen.What do you push for the intercom?-Get down?
What do you push for the intercom?-Get down.
Anons için hangi düğmeye basıyorsun?- Eğil.Did you hear the intercom?
Dahili hattı duymadın mı?Okay, get on the intercom to the passengers.
Tamam, yolcuların dahili hattına geç.Sir, I think we should try the intercom.
Betty, why do you use the intercom?
Patrol said somebody hit the intercom.
Devriye polisi, birinin diyafona bastığını söyledi.Slide this switch this way to activate the intercom. If you need to speak to us.
Bizimle konuşman gerekirse,… interkomu çalıştırmak için bu düğmeyi şöyle çevir.The intercom, disappearing before Barnes came into view. Right.
Mesele sadece Teddyye interkom üzerinden sinyal vermek,The intercom, disappearing before Barnes came into view. it was only
Mesele sadece Teddyye interkom üzerinden sinyal vermek,Press the intercom on your flat when you get down, so we know you made it safely.
Aşağı indiğinde o kattaki dahili telefona bas böylece sağ salim indiğini biliriz.I ring the intercom, It's weird.
Tuhaf. Zile basıyorum.In these cases, the intercom plate has the same structure as the previous version
Bu durumlarda, interkom plakası, önceki versiyonla aynı yapıya sahiptir,The intercoms are OK.
Hey, where are the intercoms?
Hey nerede şu dahili hat?Now, look, put one of the intercoms here.
Bak şimdi buraya bir tane diyafon yerleştir.Now, look, if we put one of the intercoms.
Bak şimdi buraya bir tane diyafon yerleştir.Have you tried the intercom?
Interkomu denedin mi?They talked over the intercom.
Dahili sistemden konuştular.
