Examples of using Thunk in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Here you go, Thunk.
Al bakalım Thunk.Positions. Okay. Thunk.
Pekala Thunk. Pozisyonlarınızı alın.Make it stop. Thunk.
Bu ne? Thunk, durdur şunu.Thunk, make it stop.
Bu ne? Thunk, durdur şunu.Who woulda thunk it?
Kimin aklına gelirdi ki?Who would have thunk?
Kimin aklına gelirdi.Thunk, leave your sister alone!
Thunk, kız kardeşini rahat bırak!Thunk, you're… Thunk. .
Thunk. Here you go, Thunk. Drink up.
Al Thunk, dik bakalım.Drink up. Here you go, Thunk.
Al Thunk, dik bakalım.Go. Come on, Thunk. Thunk.
Yürü hadi! Hadi, Thunk.Go. Come on, Thunk. Thunk.
Hadi, Thunk. Thunk, yürü hadi!Hang on, Thunk.
Dayan Thunk.Come on, Thunk. My feet hurt.
Hadi, Thunk.- Ayaklarım acıyor.Hang on, Thunk, I'm coming! I wasn't ready.
Dayan Thunk, geliyorum! Hazır değildim.Gran and Thunk, you find us a place to sleep.
Gran ve Thunk, bize yatacak bir yer buluyorsunuz.We don't wake up together. And Thunk just stares at that box.
Birlikte uyanmayız. Ve Thunk sadece o kutuya bakıyor.And peeping Thunk over here, with his dumb… window.
Ve Thunk, aptal penceresiyle buraya bakıyordu.Thunk, no window at the table.
Thunk, masada pencere yok.And Thunk just stares at that box. We don't wake up together.
Birlikte uyanmayız. Ve Thunk sadece o kutuya bakıyor.
