ÇOCUKLARDA in English translation

children
çocuk
evladım
yavrum
kids
çocuk
ufaklık
evlât
boys
çocuk
oğlan
erkek
delikanlı
evlât
genç
oğlum
adamım
guys
herif
çocuk
eleman
erkek
kişi
oğlan
adam
adamım
bir adamsın
child
çocuk
evladım
yavrum

Examples of using Çocuklarda in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Elbette ki başka çocuklarda var.
Certainly, there must be other boys.
Azıcık espri anlayışı olmaz mı bu çocuklarda!
If the child just had a little sense of humor!
Mahkemede yaramaz ama yukarıdaki çocuklarda… Haydi Jackie.
Not in a court of law, but with the boys upstairs… Come on, Jackie.
Henry benim kellemi uçuracak, bu çocuklarda yetim kalacaklar.
Henry will take off my head, those boys will be orphans.
Afrikalı çocuklarda bunu hak etmedi.
THE KIDS IN AFRICA DON'T DESERVE WHAT THEY HAVE.
Ve o çocuklarda… hiçte kötü oynamıyorlar.
And those guy… don't play badly.
Çocuklarda bu reklamların ne işi var?
Why would this kid have these mock-ups?
Onun gözü kadınlarda, çocuklarda değil.
He's looking for a woman, not a kid.
Çocuklarda numaram var.
The kids have my number.
Çocuklarda çok toksiktir.
Very toxic in kids.
Çocuklarda iyi bir izlenim.
Good impression on the kids.
Havadaki mazot parçacıkları, çocuklarda astım ve beyin hasarı oluşturuyor.
The diesel particulates in the air are causing asthma in kids… causing brain damage in kids..
Tom sadece Marynin çocuklarda ona biraz daha yardım etmesini istedi.
Tom just wanted Mary to help him a little more with the children.
Çocuklarda muhtaç.
The kids need you.
Çocuklarda en çok göze çarpan hafıza gerilemelerinden biri yanlış kaynak yüklemedir.
One of children's most notable setbacks in memory recall is source misattribution.
Çocuklarda dışarıda oynamayı bile sevmez.
She doesn't even like to play with kids outside.
Çocuklarda yardım edersen daha az.
Less, if you help with the kids.
Onun hikayesi çocuklarda merak uyandırdı.
Her story excited curiosity in the children.
Çocuklarda harikalar yaratıyor.
She works wonders with the children.
Çocuklarda işe yarıyor olmalı.
It's working with children that does it.
Results: 449, Time: 0.0295

Top dictionary queries

Turkish - English