Examples of using Özel hayatının in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
ama sence… işlediğin gerçek suç, özel hayatının bir parçası mı?
Psikiyatristin meslek ve özel hayatının dürüst, içten bir muhasebesine işaret eden şeyler nihayetinde çok açık sözlü olabiliyor.
Özel hayatının beni ilgilendirmesinin tek yolu onu da işe getirmesi olurdu.
Onun kanser merkezini kullanmakla suçlandım… onun özel hayatının eksikliğiyle dalga geçip durdum, ama sanırım ben kendimden bahsediyormuşum.
Özel hayatının tüm detaylarını açıklamamakla suçladı. Isabel ulusal kanalda onu.
Özel hayatının yemeği mahvetmediği bir tatil geçiririz.
O zaman niye özel hayatının kirli ayrıntılarını ortaya dökmem için beni zorluyorsun?
Bu çok büyük bir sorumluluk. Özellikle de özel hayatının sağlam bir temeli yoksa.
Nasıl bir insan ucuz eğlence için detaylarını kullanır? bir başkasının özel hayatının.
Bu biraz tüyler ürpertici, yani iş veya özel hayatının herhangi bir kısmındaki herhangi birinin,
Hitlerin özel hayatının kişisel bilgileri de dahil olmak üzere, tek başına Hitlerin
Özel hayatının dışına taşma.
Özel hayatının ne kadarını biliyordunuz?
İş hayatınla özel hayatının birbirine karışmasını istemiyorsun.
Senin hiç özel hayatının olmadığını iddia etti.
Senin özel hayatının beni ilgilendirmediğini biliyorum ama.
Sana özel hayatının, Harveynin işini etkilemesini söylememiştim.
Kimse özel hayatının nasıl olduğunu bilmek istemiyor, Memur Corelli.
Evet. Senin hiç özel hayatının olmadığını iddia etti.
Yorum yapmayacağım'' dedim çünkü yeğenimin özel hayatının olmasını istiyorum.