Examples of using Özel in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sen ve ben, birlikte sarılma için özel vakit ayarlayacağız.
Enoch özel.
Yarin, özel toplanti.
Ama sorunları özel. Bu yüzden sana para ödüyorlar.
Hevesiniz kırılmasın ama Yıldız gemilerin özel yaşam diye bir şey yoktur.
Haziranda Üsküpte Özel ve Bağımsız Haber Ajansları Derneği kuruldu.
Aslında bunun çok özel olmasını isterim, bilirsin.
Özel lobimizde sizi bekleyen leziz mi leziz ürünlerimiz var.
Bu çiftçilerin koyunlarıyla özel bir ilişkileri var vallahi.
Krallar ve hükümdarlar arasındaki sohbetler özel, Ama sana özet vereceğim.
Bu sağnağa özel kameralarla bakınca, yağmurun şaşırtıcı hikayesini ortaya çıkarıyor.
Geçen gece her zaman özel olarak kalacak, ama tekrarı olamaz.
Harneın hizmet kaydı özel yasalarca korunuyor ama birkaç kişiyle konuştum.
O çok özel bir çocuk. O içsel sihhate sahip.
Biraz özel bir mesele ve ben.
Ona özel bir aşk şarkısı yazdın ve şarkıyı düğünde söyledin.
Özel daire, TV,
Oğlum için özel bir şey istiyorum. Bunu ödeyemem.
O özel!- Bakalım neler var.
Kural diyor ki, özel durumlar altında… kaptanı uyandırmak zorundayız.