Examples of using Üçüncü bir adam in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ve üçüncü bir adam o silahı, bizim çeteciler gözaltındayken Rachel Grayi öldürmek için kullanmış olabilirdi.
Yine de, üçüncü bir adam lâzım olduğu zaman… o iki milyon insan seni tekme tokat dövecek değil ya.
Ancak, üçüncü bir adam neden 12 yıl sonra geri dönüp,
Üçüncü bir adam eklemenin bize arttıracağı para miktarı çok iyi bir şey gibi göründü bana.
Harrynin kim tarafından öldürüldüğü, Kurtz ya da Popescu… ya da üçüncü bir adam, ya da.
Ve sonra üçüncü bir adam gelip beni keder dolu bir çantada yumrukluyormuş gibi.
İşin içinde başka iş var da ondan George. Üçüncü bir adam var.
Ama barda üçüncü bir adam daha varmış… o yapayalnızmış… yüzünde ağzı kulaklarına varacak kadar büyük bir gülümseme varmış.
ama üçüncü bir adam vardı.
Ama barda üçüncü bir adam daha varmış… o yapayalnızmış… yüzünde ağzı kulaklarına varacak kadar büyük bir gülümseme varmış.
Harryyi Kurtz mu, Popescu mu yoksa… üçüncü bir adam mı öldürdü umurumda değil.
Ama barda üçüncü bir adam daha varmış… o yapayalnızmış… yüzünde ağzı kulaklarına varacak kadar büyük bir gülümseme varmış.
Ama barda üçüncü bir adam daha varmış… o yapayalnızmış… yüzünde ağzı kulaklarına varacak kadar büyük bir gülümseme varmış.
Ama barda üçüncü bir adam daha varmış… o yapayalnızmış… yüzünde ağzı kulaklarına varacak kadar büyük bir gülümseme varmış.
Ama barda üçüncü bir adam daha varmış… o yapayalnızmış… yüzünde ağzı kulaklarına varacak kadar büyük bir gülümseme varmış.
Ama direktif veren üçüncü bir adam daha vardı
Emile sadece ikisi olduğunda ısrar etti, ama üçüncü bir adam UZInin yerini bilirdi.
Emile ve Daniel Price çiçekçiyi soyup Memur Reesei öldürdüğünde arabada onları bekleyen üçüncü bir adam vardı.
Üçüncü bir adam arıyoruz.
O gün ısrarla orada üçüncü bir adam olduğunu söyledi.