Examples of using Açıklardı in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Abim bana her şeyi açıklardı.
Ancak uyduları yörüngede açıklardı.
Lynch de, Gracein boğulmasını böyle açıklardı.
Hastaneleri neden sevmediğimi açıklardı bu… çünkü insanların ağlamasından hiç hoşlanmıyorum.
Bir şeylerin peşinde olsaydı ve Tomu öldürseydi bu, ceketin neden Mattte olduğunu ve kaybolduğunu açıklardı.
Saatte 588 mil ve onu sıyırıp geçti, ki bu çarpışma üzerine… arabanın parçalanmak yerine neden fırıl fırıl döndüğünü açıklardı.
Geçen gün kakamda gördüğüm kıl kurtlarını açıklardı.- Yine de, kıl kurtlarım olsaydı.
Ama kendi öğrencileriyle yalnız kaldığında, onlara her şeyi açıklardı.
Ve finalden hemen önce salonun sahibi ortaya çıkar… ve çocuklar evlerine döndükten sonra gece yarısı şovunu yapacaklarını açıklardı.
neden yanlış ya da iftira olduğunu açıklardı.
onlara her şeyi açıklardı.
Saul uyandı. Gözleri açık olmasına rağmen hiçbir şey göremiyordu.
Halihazırda bir KGraphEditor penceresi açık. Seçiminiz nedir?
Halihazırda bir KGraphViewer penceresi açık. Seçiminiz nedir?
Açık konuşsana. Freya çocukken onda gördüğüm ışık gitmiş.
Ne? Sadece açık olmaya çalışıyorum. Teddy.
Ne? Sadece açık olmaya çalışıyorum. Teddy?
Yolda açıklarım.- Uzun hikâye.
Yolda açıklarım.- Uzun hikâye.
Tüm şarkıyı benim söylediğim açıktı, değil mi?