Examples of using Açmadan in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Oraya varabiliriz. Ama umarım Dmitri kapıyı açmadan.
Fındık faresi sabırsızca başını salladı. ve gözlerini açmadan dedi ki.
Stuart kapıyı açmadan önce merdivenlerden tamamen çıkmamış olduğuma çok sevindim!
Cinayet mahallerini yarın açmadan önce dağlar kadar işimiz var.
Ama umarım Dmitri kapıyı açmadan oraya varabiliriz.
Şu andan itibaren mektuplarını açmadan yakacağımı anla lütfen.
Hayır, sen kapıyı açmadan önce büyük bir kamyon geçti.
Hemen. Lütfen git. Şu gözleri açmadan olmaz.
Fihristime, Doktor, bakar mısın'' gözlerini açmadan Holmes mırıldandı.
Sen bacaklarını açmadan çok önce ben bu işleri yapıyordum Darlene.
Laura göz bantlarını çıkardı… daha gözlerimi tam açmadan sordum.
Ben profesyonelim. Bunu gerçekten kafesi açmadan yapabilir misin?
Stuart kapıyı açmadan önce merdivenlerden… tamamen çıkmamış olduğuma çok sevindim.
Henry kim? Onu açmadan önce tereddüt ettin?
Ne derler bilirsin, Tanrı bir kapıyı açmadan diğerini kapatmaz.
Daha ben ağzımı açmadan biliyordu değil mi?
Kim olduğuna bak diyorum sana hep. İşte bu yüzden kapıyı açmadan.
O kapıyı açmadan önce?
Sonra da kapağı açmadan önce.
Belki sen ateş açmadan sıçramıştır.