Examples of using Ama mark in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Clyde evde değildi, ama Mark oradaydı ve bütün o insanları Mark öldürdü!
muhtemelen böyle bir probleminiz yoktur, ama Mark ve Ben neredeyse 10 yıldır beraberiz, ve seks hayatımız biraz rutinleşti.
Ben aklımı kaçırıyordum… Ama Mark, bilirsin, ben biraz düşündüm de.
Geçen hafta, Bethin barına bir boyunsuz* gelmişti sorun çıkarmaya başladı ama Mark onu halletti.
Bunun sizin için zor bir dönem olduğunu biliyorum ama Mark Mason ulusal bir kahramandı.
Kenya, sorununun ne olduğunu bilmiyorum kızım, ama Mark bir fırsat.
Bu su samurları daha önce hiç kayda alınmadı ama Mark İngiliz su samurları deneyimine sahip haliyle bunun yararı olacaktır.
Ama Mark, şu an kalmak zorundayım.
Ama Mark, şu an kalmak zorundayım. Evet ama… Ben
Dosyalar için bilgisayarını aradık ama Mark bulgularını ya saklamış ya da… başkası, dosyaları silmiş.
Dosyalar için bilgisayarını aradık ama Mark bulgularını ya saklamış ya da… başkası.
Derek. ama Mark Sloan bizim için en iyisi. Bak, bana kızdığını biliyorum.
Hayır. her kızla çıkabilir derken, Ama Mark sonuna kadar gitmeyi istedikleri sürece güzel olmaları da gerekir demek mi?
Ama Mark favori kişi oldu,
Biliyorum stajerlerin hikaye yazamayacaklarını söylemiştin, ama Mark olmadığı için bir taslak hazırladım Richienin ihtiyacı olabilir.
John, seni sürekli gece nöbetine yazdığım için özür dilerim ama Mark gittiğinden bu yana program berbat halde.
Livermoredaki yeni laboratuvar 17 Temmuz 1952de nihayet kabul edildi ama Mark 2 MTH iptal edildi.
Neden? ve seks hayatımız biraz rutinleşti. ama Mark ve Ben neredeyse 10 yıldır beraberiz, Daha evli olmadığınız için,
Neden? ve seks hayatımız biraz rutinleşti. ama Mark ve Ben neredeyse 10 yıldır beraberiz, Daha evli olmadığınız için,
Dünkü duruşmada ifade veren CIA ajanına bir şey demiyorum ama Mark; D. Gibbonstan,