Examples of using Mark in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Mark seni uyarmadı mı?
Didn't Mark warn you?Yoksa Mark mıydı?
Or is it Mark?Yüce Leydi Antonia Mark Antonynin kızı ve soylu Drususun karısı.
The great Lady Antonia, daughter of Mark Antony and wife Sen Mark olmalısın.
You must be mark.Mark Antonynin ve Octavianın kızıydı o.
Mark Harrisin otopsi raporu.
The autopsy report on Mark Harris.Flynnle Mark Conroy olarak buluşacağım.
I will be meeting with Flynn as mark Conroy.Ben Mark sert oldu bilmek istiyorum iyi bir neden için.
I want you to know was hard on Mark for a good reason.Hayır, Mark ve Judyle tekne turuna her zaman çıkabiliriz.
No, we can always go boating with Mark and Judy.Mark ve Judyye bir kuş almalıyız.
We have to get a bird for Mark and Judy.Mark öldürülmeden önce adamın biri bunu bıraktı.
A man left this for Mark just before he was killed.Mark and Spencerda çalışıyorum.
I work at Mark and Spencer's.Bu, Mark II sondasının gönderdiği.
Kimi Mark adamıdır. Kimi 50lik adamıdır.
Some guys are mark guys, some guys Mark Dugan hakkında bir şey buldun mu?
Find anything on Mark Dugan?Oh, Mark Townsenddan bunlar şimdi geldi.
Oh, and these just arrived from Mark Townsend.Mark Lanemiş gibi geliyor.
It sounds like it could be Mark Lane.Mark öldüğünden beri.
Not since Mark died.Kendin için ve Mark için bu fırsatı değerlendirmelisin.
You have to take it, Mark ve Zoe arasında akrabalık var mı?
Is there any family connection between Mark and Zoe?
