Examples of using Anlamıyordu in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sami, Leylanın neden bu şekilde davrandığını anlamıyordu.
İşte o da bunu anlamıyordu.
O ise bir şey anlamıyordu.
Çünkü beni anlamıyordu.
Tom ve Mary birbirlerini anlamıyordu.
Ama kimse beni anlamıyordu.
Kraliçe Margrethe, hayırın hayır demek olduğunu anlamıyordu.
Çocukların bazen davul çalmak istediğini anlamıyordu.
Bizim karanlık dünyamızı anlamıyordu.
Görünüşe bakılırsa Mike, çim biçme makinesinden Brick kadar anlamıyordu.
İmparator bu eski dili anlamıyordu.
Samurai aşkın değerini anlamıyordu.
Çünkü Ed seni anlamıyordu.
Yani kimse anlamıyordu.
Claranın kendisini neden bir daha görmek istemediğini Jonathan anlamıyordu.
Söylediklerinin bir öneminin olmadığını… çünkü kimse onun neden bahsettiğini anlamıyordu.
Bir parçasını bile anlamıyordu.
Oğlum Gürcüce konuşamıyor ve beni anlamıyordu.
Kimse onları anlamıyordu.
Ama o, ne dediğinizi anlamıyordu.