Examples of using Annen ve babanla in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sen annen ve babanla git.
Sen de yeniden annen ve babanla konuşmak istemez misin?
Annen ve Babanla iyi eğlenceler.
Sorun yok, birtanem. Sen annen ve babanla git.
Oliver, sakıncası yoksa ben annen ve babanla konuşurken diğer odada birkaç dakika bekleyebilir misin.?
Ama senin için sorun olmazsa sana annen ve babanla ilgili birkaç soru daha sormak istiyordum.
Evet? Merhaba. Luke, annen ve babanla biraz konuşacağım, oldu mu?
Söylesene Daisuke, annen ve babanla yaşamayı tercih etmediğine emin misin?
Um, şey, Annen ve babanla birlikte konuşmak istiyorsun değil mi?
Bunu kısabilir miyim… bana annen ve babanla ne yaşadığınızı anlattı. Yani, um, Victor.
Çalışacak yaşta değilsin… o yüzden annen ve babanla dilenmek zorunda kalacaksın.
Annen ve baban bunu duyana kadar bekle.
Annen ve baban hata yaptı,
Annen ve baban olduğu için seni aşağıladığıma üzgünüm.
Bunu izliyorsan annen ve baban seni seviyorlar. Ve seni bulacağız.
Senin annen ve baban nerede?
Bilirsin, güne, annen ve baban… Bir dakika bekle.
Annen ve baban… sana bir şey yapmanı söylediğinde onların sözünü dinlemelisin.
Buradayım oğlum. Annen ve baban burada.
Annen ve baban iyiler… ama bu onların evi, bizim değil.