ARALARININ in English translation

Examples of using Aralarının in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Birbirimize ara. Neden araya ihtiyacımız var ki?
A break from each other. Why do we need a break?.
Tebrikler, bu arada. Burada ne işin var, Phil?
Congratulations, anyway. What are you doing here, Phil?
Ayrıntıları ara! Sana o odayı hatırlatan ayrıntıları!
Search for a detail that reminds you of that room. Details!
Bu arada, iş konuşmaya geldiğimi kim söyledi? Göreceğiz?
We will see. Anyway, who says I'm here to talk business with you?
Bu arada, iş konuşmaya geldiğimi kim söyledi? Göreceğiz.
Anyway, who says I'm here to talk business with you? We will see.
Bilmem. Bu arada, bilgisayar kursuna yazıldın mı?
I don't know. Anyway, did you sign up for that computer class, Yolanda?
Neyi ara? Dün, Hammerstone Electrice kayıtlı araçlar.
Search for what? Yesterday, vehicles registered to Hammerstone Electric.
Seni ararım bi ara, Carpy. Uykuya.
I will give you a call sometime, Carpy. I gotta get some sleep.
Seni ararım bi ara, Carpy.- Bob? Uykuya.
I will give you a call sometime, Carpy. I gotta get some sleep.
Bu arada, Justine bizim yatakhanede gizlenmesini söyledim.
So anyway, I told Justin to hide up in our dormitory.
Bu arada Direktör Golda restorasyonun bittiğini söyleyeceğim.
Anyway, I will tell Director Gold that the restoration is complete.
Her yeri ara. Muhbirlerinle konuş ama onları hemen istiyorum.
Talk to your snitches, but I want them now. Search everywhere.
Her yeri ara. Muhbirlerinle konuş ama onları hemen istiyorum.
Search everywhere. Talk to your snitches, but I want them now.
Şüpheli bir şey taşıyıp taşımadığımı gör. Ara üstümü.
See that I'm not carrying anything suspicious. Search me.
Hetsut, Iben, o eve dön ve tekrar ara.
Hetsut, Iben, return to that house and search again.
Bilemiyorum… belki de biraz… ara vermem gerekiyordur. Muhtemelen strestendir.
Probably stress, I don't know. Maybe I just need to take a break.
Eminim. Orada bankayı ara.
I'm certain! You there, search the bank!
Senedir biriyle beraber olmadım. Bir ara.
Sometime. I haven't been with anybody in eight years.
Aralarının bozuk olduğunu biliyorduk.
We knew things were awkward between them.
Frank aralarının bozuk olduğunu söylemişti.
Frank says there's bad blood between'em.
Results: 340618, Time: 0.0161

Top dictionary queries

Turkish - English