Examples of using Asla anlamayacağım in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ben de senin her şeyden ve yeni tanıştığın herkesten memnun olmaktaki aceleciliğini asla anlamayacağım.
Onun için herşeyi yaparım, ama onu asla anlamayacağım, tüm bu yıllardan sonra bile.
Ve ekmek söylediğini asla anlamayacağım. Domatesi ekmeğe sürmeyeceksen neden domates.
Yaşıma gelsemde, genç bir adamın nasıl olurda… Parise gece elbisesi olmadan geldiğini asla anlamayacağım.
O tatlı, cesur, yaşlı astronotun nasıl böyle oğulları olduğunu asla anlamayacağım.
Yaşıma gelsemde, genç bir adamın nasıl olurda… Parise gece elbisesi olmadan geldiğini asla anlamayacağım.
Tanrıya yemin ederim ki, kendi kanımdan birinin nasıl böyle bana karşı döndüğünü asla anlamayacağım.
Yaşıma gelsemde, genç bir adamın nasıl olurda… Parise gece elbisesi olmadan geldiğini asla anlamayacağım.
Yaşıma gelsemde, genç bir adamın nasıl olurda… Parise gece elbisesi olmadan geldiğini asla anlamayacağım.
Ben de senin her şeyden ve yeni tanıştığın herkesten memnun olmaktaki aceleciliğini… asla anlamayacağım.
Ben de senin her şeyden ve yeni tanıştığın herkesten memnun olmaktaki aceleciliğini… asla anlamayacağım.
Tom asla anlamayacak.
Sen asla anlamayacaksın.
Asla anlamayacaksınız sizinki gibi mantıklı bir zihin için cinayet işledim.
Bazıları asla anlamaz, başkaları ise sadece… çocuk oyuncağı sayar.
Senin asla anlamayacağın bir sebepten.
Annem asla anlamaz.
Tate, ülkenin% 99unun asla anlamayacağı bir hayat tarzında yaşıyor.
Bazıları asla anlamaz, başkaları ise sadece… çocuk oyuncağı sayar.
Bazıları asla anlamaz, başkaları ise sadece… çocuk oyuncağı sayar.