BÖBREKLER in English translation

kidneys
böbrek
renal
böbrek
renai
kidney
böbrek

Examples of using Böbrekler in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Ve böbrekler.
How about the kidneys?
Bu bilirsin işte… Diyaliz makinası, böbrekler için.
That's a dialysis machine for the kidneys. This is, you know.
Bu bilirsin işte… Diyaliz makinası, böbrekler için.
This is, you know… That's a dialysis machine for the kidneys.
Bunlardan miyoglobin( bir protein) gibi bazıları böbrekler için zararlıdır ve akut böbrek yetmezliğine sebep olabilir.
Some of the muscle breakdown products, such as the protein myoglobin, are harmful to the kidneys and may lead to kidney failure.
Pankreas… böbrekler ve- Cesaretle bağırsakları çıkarırsın.
You take out the guts… the intestines… Anyway, congratulations to the happy couple. the pancreas… the kidneys and.
Rahim ve böbrekler kafanın altında… karaciğer ayaklarının arasında… bağırsaklar cesedin sağ yanında, dalak sol yanında.
The uterus and kidneys under the head… the liver between the feet, and the spleen by the left side of the body. the intestines by the right side.
Ve bir hafta içerisinde kademeli olarak karaciğer, böbrekler ve pankreas iflas etmeye başlayacak.
And from week one there has been a gradual deterioration of the liver, kidney and pancreatic function.
Akıl ve bedenin bağlantısının dört ana organla yani karaciğer, böbrekler, akciğerler ve kalple sağlanabileceğini söyledi.
He was a German thinker who mentioned the connection of mind and body by using the four main organs, liver, kidneys, lungs, and heart.
Kalp krizi sırasında karaciğer ve böbrekler de iflas eder.
he's having liver and kidney failure too.
gögüste sol uyluk kemiğinde… Böbrekler de çalışmıyor.
flail chest left neck of femur, renal shutdown.
Çözünmüş olan bir miktar suyla birlikte, Böbrekler tarafından kandan ayırır.
which when dissolved in a quantity of water, also separated by the kidneys from the blood.
Ve bir hafta içerisinde kademeli olarak karaciğer, böbrekler ve pankreas iflas etmeye başlayacak.
And from week one, there's been a gradual deterioration… of liver, kidney and pancreatic function.
İnsan vücudunda deaminasyon başlıca karaciğerde olur, ancak glutamat ayrıca böbrekler de deamine olur.
In the human body, deamination takes place primarily in the liver, however glutamate is also deaminated in the kidneys.
Ve bir hafta içerisinde kademeli olarak karaciğer, böbrekler ve pankreas iflas etmeye başlayacak.
And from a week there is a gradual loss of the liver, kidney and pancreas functions.
kapakçıklar, böbrekler.
valves, kidneys.
Ve bir hafta içerisinde kademeli olarak karaciğer, böbrekler ve pankreas iflas etmeye başlayacak.
Of liver, kidney and pancreatic function. And from week one, there's been a gradual deterioration.
akciğerler, böbrekler.
lungs, kidneys.
Bu pisliğin insana zarar vermesini engeller. Böbrekler, insanın sistemindeki bütün pisliği emerek.
The kidney then absorbs all the dirt in the human system which won't allow the dirt to harm the body.
Ancak, ılımlı bir doz aşımı ciddi böbrek sorunları olmadığı sürece böbrekler yoluyla atılabilir.
However, a moderate overdose will be excreted through the kidneys, unless one has serious kidney problems.
onu doğru dürüst hazırlamamışlar ve böbrekler aşırı yüklenmiş.
didn't prep him properly and the kidneys overloaded.
Results: 252, Time: 0.0268

Top dictionary queries

Turkish - English