BÜYÜK BIR ÖDÜL VERECEĞIZ in English translation

shall give a great reward
büyük bir ecir vereceğiz
büyük bir ödül vereceğiz
büyük bir mükafat vereceğiz
a mighty reward
büyük bir ödül
büyük mükafat
büyük ecir
immense reward
büyük bir ödül
büyük mükâfat
büyük ecir
a glorious reward
a mighty wage
büyük bir ödül
büyük bir ecir
büyük bir mükafat
a vast reward

Examples of using Büyük bir ödül vereceğiz in Turkish and their translations into English

{-}
  • Ecclesiastic category close
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Büyük bir ödül vereceğim, Başmüfettiş.
I am going to offer a great reward, Inspector-chief.
Ve Allah, müminlere yakında çok büyük bir ödül verecektir.
And Allah will bestow on the believers an immense reward.
Ve Allah, müminlere yakında çok büyük bir ödül verecektir.
And Allah will grant to the believers a great reward.
ALLAH inananlara daha sonra büyük bir ödül verecek.
And Allah will bestow on the believers an immense reward.
ALLAH inananlara daha sonra büyük bir ödül verecek.
God will give the believers a great reward.
ALLAH inananlara daha sonra büyük bir ödül verecek.
And Allah will grant to the believers a great reward.
Ve Allah, müminlere yakında çok büyük bir ödül verecektir.
And Allah is going to give the believers a great reward.
ALLAH inananlara daha sonra büyük bir ödül verecek.
And Allah is going to give the believers a great reward.
Bizi yarına kadar oraya ulaştırırsan sana büyük bir ödül vereceğim.
I will give you big reward if you get us there by tomorrow.
Allah ona büyük bir ödül verecektir.
He will grant him a great reward.
Bunlar, inananlarla birliktedir. ALLAH inananlara daha sonra büyük bir ödül verecek.
Those are with the faithful, and soon Allah will give the faithful a great reward.
Ve kim Allaha verdiği sözde vefalı davranırsa, Allah ona büyük bir ödül verecektir.
And he who fulfills that which he has promised Allah- He will give him a great reward.
Allah, müminlere yakında çok büyük bir ödül verecektir.
God will give the believers a great reward.
Karanlık Lord daha şimdiden muhteşem bir hediye veriyorsa, bilahare kimse Matherı bulamadığında kim bilir ne kadar büyük bir ödül verecektir?
Well, if the Dark Lord is offering a great reward now, how much greater a reward will he offer later when none have found Mather?
Kim ALLAHın rızasını arayarak bunları yaparsa ona büyük bir ödül vereceğiz.
Whosoever does that for the sake of the pleasure of Allah, We shall give him a great wage.
Kim ALLAHın rızasını arayarak bunları yaparsa ona büyük bir ödül vereceğiz.
Whoso doeth that, seeking the good pleasure of Allah, We shall bestow on him a vast reward.
Kim ALLAHın rızasını arayarak bunları yaparsa ona büyük bir ödül vereceğiz.
Whoso does that, seeking God's good pleasure, We shall surely give him a mighty wage.
Kim ALLAHın rızasını arayarak bunları yaparsa ona büyük bir ödül vereceğiz.
Whoever does that, seeking God's approval, We will give him a great compensation.
Kim ALLAHın rızasını arayarak bunları yaparsa ona büyük bir ödül vereceğiz.
And whoever does that seeking means to the approval of Allah- then We are going to give him a great reward.
Kim ALLAH yolunda savaşır, ölür yahut yenerse, kendisine büyük bir ödül vereceğiz.
And he who fights in the cause of Allah and is killed or achieves victory- We will bestow upon him a great reward.
Results: 130, Time: 0.0279

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English