Examples of using Büyüklerinden in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Çocuklar genelde büyüklerinden iyi bildiklerini sanırlar.
Sometimes kids think they knows better than in adults.En büyüklerinden biri.
One of the biggest.En büyüklerinden biri.
He's one of the biggest.Annie büyüklerinden birini bu işe vermiş biri, yani… evet, kaybol.
Büyüklerinden söz hakkı isteyen bir genç adam geldi.
There's a young man who has requested a word with the elders.En büyüklerinden biri.
One of the greatest.Büyüklerinden, değil mi?
Big ones, huh?Ön lob anevrizması. Gördüklerim içinde en büyüklerinden.
It was a frontal lobe aneurysm… the biggest one I have ever seen.En büyüklerinden.
Hayır, hayır büyüklerinden.
No, no, the big one.Hayır, hayır, büyüklerinden olsun.
No, no, the bigger one.Ama korumaları var, hem de çok büyüklerinden.
But there are bodyguards involved-- Very big ones.Brett ödüllü öğrencilerimizden bir, aynı zamanda da en büyüklerinden bir.
Brett's one muhtemelen en büyüklerinden bir tanesi.
probably one of the biggest.Bikanerin en büyüklerinden.
The biggest in Bikaner.Calakmul, Maya ovalarında yer alan saklı şehirlerin en büyüklerinden birisidir.
Calakmul was one of the largest and most powerful ancient cities ever uncovered in McDonalds bunların en büyüklerinden biri.
McDonald's is one of the biggest.Evet. En büyüklerinden biri.
Yes. One of the biggest.Ve et endüstrisi en büyüklerinden biri.
And Bu en büyüklerinden biri.
This is one of the biggest.
