Examples of using Large in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
I'm a friend to all people, large and very, very small.
İri ve çok çok küçük insanların dostuyum.A sacred pipe I wrenched from the tomb of the last Inca king. The large model.
The room is also pretty, and large.
Do you like them? They are super large.
Sevdin mi?- Onlar süper… kocamanlar.Woman with large breasts.
İri göğüslü kadınlar.A large, white jewel. Arkenstone. Arkenstone.
Büyükçe beyaz bir cevher. Arkentaşı. Arkentaşı.They are super large. Do you like them?
Beğendin mi?- Onlar süper… kocamanlar.Large, like my best sheep.
İri, elimdeki en iyi koyun gibi.And one large ostrich feather To be used on the underside of your scrotum.
Bir de taşaklarının altında kullanabilmesi için şöyle büyükçe devekuşu tüyü.Large Tommy. Question for Tina.
İri Tommy. Tinaya soruyorum.This foot and leg obviously belong to some fairly large quadrumane.
Bu ayak ve bacak belli ki büyükçe bir 4 elli hayvana ait.Small bugs. Large birds.
İri kuşlar, küçük böcekler.No sir. I only have a rather large cut on my head sir.
Bir kesik var efendim.- Hayır efendim. Sadece kafamda büyükçe.Large yellow bird,
İri, sarı bir kuş,Large, hairy gym teacher.
İri, kıllı beden eğitimi öğretmeni.Are calling the"Very Large Man was once a very normal-sized man.
Normal boyutlarda olduğunu anlayabilir. Çok İri Adam dediği kişinin aslında bir zamanlar.Arkenstone. Arkenstone. A large, white jewel.
Arkentaşı. Arkentaşı. Büyükçe beyaz bir cevher.Something has been snacking on this guy-- a rodent with large incisors.
İri öndişleri olan bir kemirgen bu adamı kemirip durmuş.Indeed, I would have had to sign for sums that large.
Do you have a large?
