Examples of using Bana söylemediğiniz in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Hayır, hanım efendi, bana söylemediğiniz bir şey mi var?
Bana söylemediğiniz için.
Bana söylemediğiniz bi şey yok yani?
Bay Koji, bana söylemediğiniz bir şey mi var?
Bana söylemediğiniz bir şey var. Bekle!
Aklınıza bana söylemediğiniz bir şey geliyor mu?
Çocuklar, bana söylemediğiniz bir şey mi var?
Onunla ve nasıl öldüğü ile ilgili bana söylemediğiniz bir şey mi var.
Bana söylemediğiniz ne var?
Eğer gördüğünüz, yaptığınız ama bana söylemediğiniz bir şey varsa, kanuna engel oluyorsunuz demektir.
Kafanızda bir çelişki varsa eğer bana söylemediğiniz tehlikede olan bir şeyiniz varsa o zaman size güvenemem.
Efendim, saygısızlık etmek istemem… ama düşünmeden edemiyorum, bana söylemediğiniz bir şeyler var.
Sen bana söylesene.
Bana söylemediğin bir şey olmalı.
Bana söylemediğin bir şeyler olduğunu biliyorum, Cooper.
Belki bana söylemediğin bir şey vardır.
Ne oldu ki?- Bana söylemediğin bir şey var mı, Arild?
Tomun öldüğü geceye dair, bana söylemediğin herhangi bir şey var mı?
Bana söylemediğin bir şey mi var evlat?
Bana söylemediğin bir şey var, öyle değil mi?