BENIM YAŞLARIMDA in English translation

• my age

Examples of using Benim yaşlarımda in Turkish and their translations into English

Benim yaşlarımda nöbetleri başlamış.
She started having seizures around my age.

Genç biri benim yaşlarımda, benim boyumda. Birini arıyoruz.
A young man about my age, my build. We're looking for someone.

Genç biri benim yaşlarımda, benim boyumda. Birini arıyoruz.
We're looking for someone. A young man about my age, my build.

Benim yaşlarımda. Cılız.
Skinny.- About my age.

Benim yaşlarımda olmalı, değil mi? Allie?
Allie? She's gotta be like my age, right?

Allie? Benim yaşlarımda olmalı, değil mi?
She's gotta be like my age, right? Allie?

Allie? Benim yaşlarımda olmalı, değil mi?
Allie? She's gotta be like my age, right?

Esther benim yaşlarımda bana motivasyon lazım.
At my age, I need motivation.

Benim yaşlarımda olmalı, değil mi? Allie?
She's gotta be like my age, right? Allie?

Her neyse, sanırım benim yaşlarımda seçme şansım yok.
Anyway, I guess at my age I don't have much choice.

Bir kız… Benim yaşlarımda… Uzun sarı saçlı.
A girl… about my age… with long blonde hair.

Benim yaşlarımda iken sen neyi hayal ederdin?
What did you dream about when you were my age?

Benim yaşlarımda.
He's my age.

Benim yaşlarımda yahut azıcık daha büyük.
He's about my age or a bit older.

Benim yaşlarımda, bebek arabası iten bir kadın görüyorlar.
They see a woman of my age pushing a pram.

Benim yaşlarımda. Ama daha yapılı, kaslı.
About my age. In better shape, though.

Benim yaşlarımda. Ama daha yapılı, kaslı.
In better shape, though. About my age.

Benim yaşlarımda, bir tane doğum günü partisi oldukça sancılı.
At my age, one birthday party is painful enough.

Benim yaşlarımda ve Pariste yaşıyor.
She's living in Paris and is my age.

Hayır, benim yaşlarımda.
No, she's about my age.