Examples of using Yaş in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Her cinsiyetten ancak 75 yaş üzeri ise.
Yaş genç hissediyorum.
Yaş gününü asla unutmayacağız.
Yaş altına servis yapmıyorlar, içmemize izin vermiyorlar.
Yaş genç olsaydım.- Tanrım.
Senin ilk yaş gününden iki gün sonra, ortadan kayboldu.
Neden yaş diyorsun?
Ben giderken gözlerinde yaş vardı.
Aktristimiz, 20 ile 30 yaş arası olmalı.
Yaş genç görünüyor.
Sürpriz yaş günü partisine hoşgeldiniz.
Ile 24 yaş arasındaki kadınlar… ülkenin en hızla büyüyen tüketici grubunu oluşturuyor.
Yaş gençleşmiş görünüyorsun.
Jöle onu yaş yapıyor.
Kraliçe Maya adamın gözlerinden yaş geldiğini görür.
Elli dokuz yaşımda benden 22 yaş küçük biriyle evlendim.
Yaş genç hissediyorum.- Yolculuk?
Ve 24 yaş arasındaki kadınlar.
Yaş genç görünüyorum.
Yaş günün ikiniz için de büyük bir gün değil mi?