Examples of using Bir dart in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ayrıca bir dart tahtası.
Teyla, bugün bir dart tarafından alındı.
Farz edin ki dairenin sol tarafına bir dart fırlattınız.
Kovan gemilerinden birine ateş eden bir dart.
Yarbay Sheppard daha önce bir dart uçurmuştu.
Kovan gemilerinden birine ateş açan bir Dart.
Penis şeklindeki hedefe atış yapan bir dart tabancası.
Sözünü kesmek istemezdim, ama duvarıma bir dart gibi fırlatıImış olduğumdan hâlâ sersemlemiş durumdayım.
Bir dart maçına ya da AGMye gideceğimi söylersin… Ooh,
Yani, eğer çalığını bir kalp şeklinde, bir dart şeklinde, hatta bir başlangıç tabancası bile, Sharon bunu yapacak kız.
Sayid iki adamı da öldürür ancak kendisini bayıltan bir dart tarafından vurulmuştur.
keçeli kalemle suratıma bir dart tahtası çizdiğimizi görmüştüm.
Maçtan önceki haftalarda Angle, bir dart tabancası kullanarak Ringin ortasında sakinleşti ve başını tıraş ettiğinde'' haysiyetini kaybetti'' iddia etti!
Ne tür bir dartım? Ben bir dartım.
Kim bir dartın ucuna zehir koyar.
Bir Darta alındın.
Onu bulduğumda üzerinde bir darttan daha fazla delik olacak.
Tamam, şunu söyle bana: Bir dartı nerede bulacaktım ki?
Bir Dart yaklaşıyor.
Buraya bir dart tahtası asabilirim.