Examples of using Bir fotoğrafta in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Albert Lunanın evindeki bir fotoğrafta.
Eric, Gisellele AVMdeki bir fotoğrafta etiketlenmiş.
Yakın zamanda internette dolaşan bir fotoğrafta Kevin Clarka çok benzeyen biri Brezilya sahilinde tek başına geziyor.
Kızlara şeyi açıklıyordum… Bir fotoğrafta giydiğim giysiyi. Babamın nefret ettiğini ve rahat olduğunu.
Aynı zaman dilimine ait başka bir fotoğrafta… Rusyada iş yapan, kapüşon giymiş ok ve yaylı bir adam görünüyor.
Aynı zaman dilimine ait başka bir fotoğrafta… Rusyada iş yapan,
Yolda hiç araba yoktu… ama bir fotoğrafta arkada bir şey vardı.
Yolda hiç araba yoktu… ama bir fotoğrafta arkada bir şey vardı.
Spencer, eğer Ayı bir fotoğrafta yakaladıysan bu sadece A istediği için olmuştur.
Sırbistanda 4 Temmuz Cumartesi günü çekilen bir fotoğrafta 2300den fazla bikinili kadın yer alarak bu alandaki dünya rekoru kırıldı.
Her bir fotoğrafta huzur ya da güzellik dolu bir şey var; aileler her ne isterlerse artık.
Batwomanı arıyordum… ve senin aptal sınıf arkadaşların onu bir fotoğrafta etiketlediler.
Batwomanı arıyordum… ve senin aptal sınıf arkadaşların onu bir fotoğrafta etiketlediler.
Batwomanı arıyordum… ve senin aptal sınıf arkadaşların onu bir fotoğrafta etiketlediler.
Aynı zaman dilimine ait başka bir fotoğrafta Rusyada iş yapan,
Profil şeysi için bir fotoğrafa ihtiyacım var.
Interpolde bir fotoğrafın var artık. Ve bu çok aptalcaydı.
Carabinieri ile birlikte bir fotoğrafınızı alabilir miyim?
Bir fotoğrafa ihtiyacımız var.
Gazete için bir fotoğrafınızı çekebilir miyim?