Examples of using Bir gizem in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Uzaklarda bir gizem ve büyü ülkesinde konumlandırıldı.
Ikinci talip bir gizem figürüne benziyor.
Sen bir gizem çözücüsün.
Siz bir gizem mermaid konum.
Ve bir gizem yazarının ruhunda,
Bu bir gizem, yaklas.
Willoughbyın kozmopolit bir gizem adamı olduğunu düşünmüştüm.
Tam bir gizem. Etrafı kıllarla sarılmış bir gizem. .
Her gün bir gizem, ve benim en çılgın hayalim gerçekleşmek üzere.
Kökenleri bir gizem olan,'' dağılan galaksiler'' üzerinde çalışıyorum.
Öyle bir gizem ki, ben Hercule Poirot bile asla çözemeyecek.
Bu bir gizem.
Bir gizem.
Bu bir gizem.
Niye bunu bir gizem haline getiriyorsun?
Bir gizem kimsenin bilmediği.
Ben bir gizem çözücüyüm. Son derece
Burada bir gizem var.
O bir gizem.
Sen nasıl bir gizem kutususun Sofia?