Examples of using Bir kılavuz in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bir kılavuz alın.
Bir kılavuz oluşturmak için yeterli sayıda kayıp sayfa var mı?
Stinki bir kılavuz köpek oldu?
Ve elbette o, inananlara bir kılavuz ve rahmettir.
Ve elbette o, inananlara bir kılavuz ve rahmettir.
Bu e-postaları okursanız, onlar kaba karşılaşma için bir kılavuz.
Ve elbette o, inananlara bir kılavuz ve rahmettir.
Ve elbette o, inananlara bir kılavuz ve rahmettir.
Özellikle de, telematik bir kılavuz çipi.
Ve elbette o, inananlara bir kılavuz ve rahmettir.
Ve elbette o, inananlara bir kılavuz ve rahmettir.
Ve elbette o, inananlara bir kılavuz ve rahmettir.
Ve elbette o, inananlara bir kılavuz ve rahmettir.
Ve elbette o, inananlara bir kılavuz ve rahmettir.
Peki, bu tüfeğin kullanımına dair adım adım bir kılavuz.
Peki, bu tüfeğin kullanımına dair adım adım bir kılavuz.
An8} Hayır, bir kılavuz.
Eğer ben bir kızakçıysam o da bir kılavuz köpek olabilir.
Gökkuşağı Kılavuzu bu bir kılavuz.
Ve elbette o, inananlara bir kılavuz ve rahmettir.