BIR LISTESI in English translation

• list
• lists
• is a roster

Examples of using Bir listesi in Turkish and their translations into English

Bu Lillynin arabasında, yatak odasında bulunan her şeyin bir listesi.
It's an inventory. Everything in Lilly's bedroom, everything in Lilly's car.

Bu konsoloslukta çalışan kişilerin bir listesi.
This is a list of people who work at the consulate.

Bitirmeniz gereken işlerin bir listesi burada.
Here's a list of things we need done.

Formdaki yeteneklerin tam bir listesi.
List all of is abilities in the questionnaire.

O, Gabrielin yatırımcılarının bir listesi.
It's a list of Gabriel's investors.

Aşağıda Almanyadaki futbol kulüplerinin bir listesi bulnmaktadır.
Below is a list of football clubs in Ukraine.

İstanbul Bibliyografyası, İstanbul hakkında yazılmış kitapların geniş bir listesi.
This page contains an extensive Bibliography of Kobal's books.

Bir çalma listesi, dijital bir video diskindeki kayıtlı başlıkların bir listesi olabilir.
A playlist can also be a list of recorded titles on a digital video disk.

İşte sabah ihtiyacımız olan şeylerin bir listesi. Fena değil.
Here's a list of the stuff we will need in the morning. Not bad.

İşte sabah ihtiyacımız olan şeylerin bir listesi. Fena değil.
Not bad. Here's a list of the stuff we will need in the morning.

Pekâlâ, burada daireye… girebilenlerin bir listesi var.
All right, here's a list of all the people.

Bu, ne çağrıldığının bir listesi.
It's like a list of what things are called.

Güzel. Elimde Alicein birlikte çalıştığı ve güvenebileceği adamların bir listesi var.
I have the list of the men Alice might have confided in at work. Good.

Bu verilerle eşleşen son iki yıldaki kayıp kişilerin bir listesi lazım.
I need a list of missing persons from the last two years matching this data.

Konsere davet ettiğim konukların bir listesi.
This is the list of guests I have invited to the performance.

Güvenlik sıkı. QMK yüklenicilerinin bir listesi var mı?
Security's tight. Have you got a list of QMK contractors?

Öldüreceğim doktorların bir listesi.
That's the list of doctors I'm gonna kill.

Cinayet gecesi otelde çalışanların bir listesi.
It's the list of the people working the hotel the night of the murder.

Bak, bu dairesindeki eşyaların bir listesi.
Look, this is the list of things in his apartment.

Geçen gece partinizden gelen misafirlerin bir listesi faydalı olacaktır.
A list of guests from your party the other night would be helpful.