Examples of using Bir partiye in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bu gece bir partiye katılacağım.
Bir sürü partiye katılıyorum.
Bir partiye ihtiyacımız vardı, birleşmeyi kutlamak için!
Şehir dışında bir partiye davet edilmiştim 6 yıl, silahlı soygun.
Simon, sığınağındaki bir partiye katılıp katılamayacağımı öğrenmek istiyor.
Gerçekten bir partiye gidecek gibi hissetmiyorum.
Ya bensiz bir partiye gitti. Evet.
Onu bir partiye davet edeceğim ve… Rachelın erkek arkadaşını getirmesini sağlayacağından emin olacağım.
Gerçi itfaiye istasyonundaki bir partiye davet etti beni.
Paul arkadaşlarını ufak bir partiye davet etti.
Onun gittiği bir partiye… ya da bara gitmezsin.
Bir partiye gidiyordum ve üzerimde yeşil, brokar elbisem vardı.
Berbat bir partiye benziyor.
Bir partiye geç kalmışlar.
Sağlam bir partiye benziyor.
Dün gece bir partiye gitmeden önce küçük bir kavga ettik.
DJ Khaledin evinde bir partiye gideceğimizi sanıyordum.
Şarkı söylemek için bir partiye davet edilmişiz. Nedir o?
Bir partiye izin verdiğimi hatırlamıyorum! Bu bir partı değildi!
Affedersiniz ama bu bir partiye benziyor. Söz verdin.