Examples of using Bize bir şans in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bize bir şans tanı. Hayır, söyleyemem.
Bize bir şans tanı. Hayır, söyleyemem.
Bize bir şans tanı.
Tüm bunlara karışmazsak, bize bir şans verebilecek… bir şeyler buldu.
Onları kurtarmamız için bize bir şans versenize?
Birbirimizi tekrar tanımak için bize bir şans verecek.
Ama dönüşüyle, Allieye ve bize bir şans veriyordu.
Ama bu yemek, kutlamak için bize bir şans.
Onun çok iyi bağlantıları var ve bize bir şans yaratabilir.
Pindar, Jared ve Peter bize bir şans verdi.
Sana rock atışmasıyla meydan okuyoruz seni rockta yenmemiz için bize bir şans ver.
Tamam. Onları kurtarmamız için bize bir şans versenize?
Bakın, biz gerçekten anlaşmak istiyoruz ama bize bir şans vermiyorsunuz.
Tüm yapmanız gereken size yardım etmemiz için bize bir şans vermeniz.
Eğer bize bir şans verirseniz, bize ve ona başka bir şans verirseniz
yani, bize bir şans verdi gerçek yakın almak için,
Seni bırakıyorlar. Senden fiyatı öğrenmeni ve bize bir şans vermeni istiyorum.
Söz vermiyorum ama bize bir şans verirseniz merkezi hükümet her ilçeye 2 depo inşa edecek.
Seni bırakıyorlar. Senden fiyatı öğrenmeni ve bize bir şans vermeni istiyorum.
Ama bu bize bir şans verdi. Hâlâ karantinada yaşayanlardan bilgi almanın önemi.