Examples of using Bulmaya çalışıyordu in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sami kendini bulmaya çalışıyordu.
Sami babasını bulmaya çalışıyordu.
Hayır. Çöküntüyü bulmaya çalışıyordu.
Sanki beni bulmaya çalışıyordu.
Gömme dolabın içinde saklanıyorduk, o da bizi bulmaya çalışıyordu.
Babası onu bulmaya çalışıyordu.
Joeyi kimin öldürdüğünü bulmaya çalışıyordu.
O, onun kafasına vuran adamı bulmaya çalışıyordu.
Polis, seni bulmaya çalışıyordu.
Bir erkek bulmaya çalışıyordu.
Bir keresinde, gece karanlıkta mağaramızı bulmaya çalışıyordu.
Vern tam dokuz aydır o paraları bulmaya çalışıyordu. Dokuz ay.
Onu öldürebilmek için bir yol bulmaya çalışıyordu.
Cavendish, Crowleyi bulmaya çalışıyordu.
Kendisi biraz önce ölen Dr. McCormicki bulmaya çalışıyordu.
Savaşın çevresinde güvenli bir yol bulmaya çalışıyordu.
Nakamura, SYLARı öldürmenin bir yolunu bulmaya çalışıyordu,… patlamadan önce.
Bana bir şey söylemememi söyledi ama onları bulmaya çalışıyordu.
Bir kaç aydır izini bulmaya çalışıyordu.
Beyni gerçekte ne olduğunu bulmaya çalışıyordu.