Examples of using Daha asla görmeyeceksin in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Size şunu söylemeye geldim beni bir daha asla görmeyeceksin.
Şey… Başangıç olarak onu bir daha asla görmeyeceksin.
O çocuğu bir daha asla görmeyeceksin.
Ve kızımı bir daha asla görmeyeceksin.
Beni bir daha asla görmeyeceksiniz.
Onsuz beni bir daha asla göremezsin.
Eğer şanslıysan beni bir daha asla görmezsin.
Hydeı bir daha asla görmeyeceksiniz.
Marayı bir daha asla görmeyeceksiniz.
Anneni bir daha asla görmeyeceğini biliyorsun, değil mi David?
Bizi bir daha asla görmeyeceksiniz. Yürüyüp gideceğiz.
Beni bir daha asla görmeyeceksiniz.
Bizi bir daha asla görmeyeceksiniz.
Bunu yap, beni bir daha asla görme.
Bu ziyareti gizli tutarsan, beni bir daha asla görmezsin.
Sadece Amandadan uzak dur ve beni bir daha asla görme.
Fakat karşılığında Elenayı bir daha asla görmeyeceksiniz.
Sadece beş dakika! Beni bir daha asla görmeyeceksiniz.
El sıkışırız ve beni bir daha asla görmezsin.
Bunu yaparsan beni bir daha asla görme.