EŞYALARINI in English translation

your stuff
mal
eşyalarını
işleri
zımbırtını sen
pırtını
çizimlerin
your things
senin işin
senin olayın
senin şeyin
işini
senin tarzın
senin meseleni
belongings
aidiyet
mensup
mensubu
bir yere ait
olduğu
possessions
sahip
bulundurmak
mülkiyet
varlığı
elinde
malı
ele geçirilme
mülkü
bir eşya
items
parça
eşya
öge
bir şey
öğe
mal
madde
ürünü
maddeyi
konumuz
your gear
eşyalarını
teçhizatını
aletiniz
pırtınızı toplayın
effects
sonuç
efekt
etkisi
etki
yürürlüğe
tesiri
furniture
mobilya
eşya
equipment
ekipman
malzeme
teçhizat
donanım
alet
cihaz
gereçleri
araçları
property
mülk
mülkiyet
emlak
arazi
gayrimenkul
eşya
malı
özelliği
evi
maddi

Examples of using Eşyalarını in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Polis eşyalarını getirdiğinde, o yoktu.
When the police brought me her effects, it was missing.
Eşyalarını almak için haber yollamış, ben de bunu duydum.
She sent back for her luggage and I got to'ear about it.
Ölen insanların eşyalarını satın alırız.
We buy furniture from dead people.
Şimdi eşyalarını topla ve buradan gidelim.
Now, get your gear together, and let's get out of here.
Eşyalarını topla. Sessiz ol. Git arkadaşının?
Will you keep quiet and go get our friend's equipment together?
Fabrikanın eşyalarını götürmeyin.
Don't take away factory's property.
Ajan Keenin eşyalarını kendim toplayacağım.
I'm gonna collect Agent Keen's effects myself.
Son kez bu sabah gitmiş kocasının kişisel eşyalarını almak için.
She went to the prison this morning one last time to pick up her husband's personal items.
Al şu eşyalarını ve git.
Just get your shit and leave.
Eşyalarını kaybedersin, berbat hava… Namussuz taksi şöförleri.
You got lost luggage, lousy weather… crooked taxi drivers.
Bayan Moulinin eşyalarını niye çalıyorsunuz?
Why are you stealing Mrs Moulin's furniture?
Komutanım Kumandan Eşyalarını buraya koy.
Commander.- Sir. Put your gear down over here.
İnsanların özel eşyalarını çalan adam mı söylüyor bunları?
That's coming from a man who steals other people's private property?
Evet ama Brian Bellin eşyalarını kim çaldıysa görüntülerdeki adam olabilir.
But whoever stole Brian Bell's equipment might have footage of the guy who is.
Senin kişisel eşyalarını getirdim.
I got your personal effects here.
O cadı, çocukları büyüye bağlamak için onların kişisel eşyalarını kullanmış.
That witch, he used their personal items to bind them to the spell.
Tek söylediğim, etrafta gezip insanları dolandırarak değerli eşyalarını alamazsın.
Of their prized possessions. All I'm saying is you can't go around swindling people out.
Kimin eşyalarını indiriyorsunuz?
Whose luggage are you unloading?
Onun eşyalarını düzenliyorsan Doğa ana bundan hiç hoşlanmaz. Evet.
Yeah. Mother Nature doesn't like it if you rearrange her furniture.
Sasha? Eşyalarını topla da gidelim.
Sasha? Get your shit and let's move.
Results: 2976, Time: 0.0477

Top dictionary queries

Turkish - English