Examples of using En iyi oyuncuları in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Dünyanın en iyi oyuncularından oluşan bir ekibe.
Dünyanın en iyi oyuncularından bir ekip.
A team of the world's best players.Young onların en iyi oyuncularından biri.
Young's one of their best players.Avrupanın en iyi oyuncularından biri.
He is one of the best players in Europe.En iyi oyuncular Dünya kupası takımını oluşturmak umuduyla buradalar.
The best players have gathered here hoping to make the World Cup Team.En iyi oyuncular.
Best players.Feyris ülkedeki en iyi oyunculardan biri.
Feyris-tan is one of the country's best players.Onların, senin en iyi oyuncuların olduğunu biliyorum.
I know they're your best players.Dünyanın en iyi oyuncularından biri olarak gösterilmektedir.
He is considered to be one of the best players in the world.En iyi oyunculardan üçüyle tanışmanı istiyorum.
I want you to meet three of your best players.Ama en iyi oyuncular için, oyunun kendisi ödül olur.
But for the best players, the game becomes its own reward.Vernon Littlefield, ligdeki en iyi oyunculardan biri. Ne?!
What? Vernon Littelfield's one of the best players in the league!Kaptanın takımdaki en iyi oyunculardan biri olması gerekmiyor mu?
Isn't the captain supposed to be one of the best players on the team?En iyi oyuncuların çoğu kısa boyludur.
The best players are all small.O takımın en iyi oyuncularından biri.
He's one of the best players on the team, so.Şey, 15 yaşından beri ülkenin en iyi oyuncularından biri.
Well, he's been one of the best players in the country since he was 15.Vernon Littlefield, ligdeki en iyi oyunculardan biri.
Vernon Littlefield's one of the best players in the league.Tom, takımda sahip olduğumuz en iyi oyunculardan biridir.
Tom is one of the best players we have on the team.Oscar, en iyi oyuncu.
Oscar, best actor.En iyi oyuncu Steve.
Best actor, Steve.
