Examples of using En iyi parçası in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ve en iyi parçası olacağız çünkü biz her zaman görünen bir parçayız. .
Buda neden bizim işin bir parçası olmamız gerektiğini açıklıyor. Sanırım en iyi parçası olacak.
Ama herhangi bir insan tekrar cesaret önce iki saat en iyi parçası oldu sokak Ipinge perişanlık halinde.
Sonra oraya gidip geri geldiğimde senin hayatımın en iyi parçası olduğunu gördüm.
Bence onun en iyi parçasını almışsın.
En iyi parçanı reddediyorsun!
En iyi parçasını kaçırdın.
Sinclair senin en iyi parçanı öldürerek onlardan biri yapmaya çalışıyor.
Kendimin en iyi parçasını kaybettim.
En iyi parçanın ne olduğunu biliyor musun?
En iyi parçanın ne olduğunu biliyor musun?
Ların en iyi parçasını benimle beraber getirdiğim.
En iyi parçan.
Fakat en iyi parçanı kaybetmiş olarak.
En iyi parçam sana geldi.
Evet, hem de en iyi parçam.
Ama benim ilgilendiğim… 60ların en iyi parçasını beraberimde getirdiğim.
Sinyora Maggi… hikayelerinize başlamadan önce, bize en iyi parçanızı göstermez misiniz?
Sinyora Maggi… hikâyelerinize başlamadan önce… bize en iyi parçanızı göstermez misiniz?
Tabii, en iyi parçaları… ihraç etmiyorlar.