Examples of using Eski püskü in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Eski püskü şeyle yapıyorsun!
Bir yığın eski püskü torba.
Bu eski püskü şeyi sürmeye çalışıyorum.
Bulduğu eski püskü bir oyuncak bebek.
O eski püskü koltuğu kim alır ki?
Biraz eski püskü ama, oldukça hoş yani.
Bu eski püskü şey bizi imparatorluk mücevherlerinden etti.
O eski püskü şeyi mi?
Eski püskü bir halıya benziyor.
Tıpkı eski püskü bir elbise gibi.
O eski püskü koltuğu kim alır ki?
Yıllar önce, eski püskü bir kasabada.
Eski püskü bir kasaba tam burada, Alabamada.
Eski püskü bir kasaba tam burada, Alabamada.
Neden o eski püskü çizmenin etrafina toplandilar?
Zavallı şey, güneş ışınlarından korusun diye kendine eski püskü bir elbise yapmışsın.
Buranın dağınıklığı için sizden özür dilerim eski püskü aletler işte.
Görünmesine şaşırmazdım. Onun bazı eşyalarının eski püskü.
Baş parmağım havada ve yanımda sadece… eski püskü bir Olivetti daktiloyla yollara düştüm.
Fakat lekeli camları ve eski püskü koltuklarıyla, eskiden bu güzergahı kat eden vagonlara benzemekten çok uzaklar.