Examples of using Evin önüne in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sanırım beş dakikada toplanıp, gideceği yere yürüyerek gitmiş olmalı. Bu nedenle evin önüne bir taksi geldiğini duymadık.
Oh, siktir. Çıkarma timi, evin önüne bir jip yanaşıyor.
Saat 23:45ten sonra… Rick ile Cliff, taksiyle evin önüne geldi.
Saat 23:45ten sonra… Rick ile Cliff, taksiyle evin önüne geldi.
Saat 23:45ten sonra… Rick ile Cliff, taksiyle evin önüne geldi.
sabah erken saatte kesilip evin önüne getirilmesi.
Dışarıda evin önüne park eder, oturur ve mutfaktan onu seyrederdim.
Lanet yatak odasını evin önüne koyuyorsun, Doo ve güneş her sabah 5de doğup, gözlerimi alıyor.
Evin önüne Lisa Prescottun tekrar gelmesi ihtimaline karşın 24 saat güvenlik ekibi koyalım.
Evin önüne gidiyorum. Yardım edecek biri var mı bakacağım.
Wifi çalıştığına göre evin önüne güvenlik kamerası koyuyoruz Tamam.
Pislikleri indirebilirsin. Arabanla evin önüne git… orada sinyalimi bekle… daha sonra girip, bu.
ArabanIa evin önüne git… orada sinyaIimi bekIe… daha sonra girip,
Eğer dikkatlerini dağıtıp onları… evin önüne çekersek arkadan eve sızabilirim.
Evet, zahmet olmazsa üst katta evin önüne bakan bir oda var.
erkek elbiseleri giyip Dükün kaldığı evin önüne geri gelir.
Yatak odasını evin önüne buraya geri koyarım diye düşündüm. Böylece her sabah uyanabilir,
Bizim evin önüne bıraktılar.
Sadece evin önüne çıkacaktık.
Evin önüne değil mi?