Examples of using Görmeye git in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sen, Francesi görmeye git. Ben burada kalacağım.
Yarın başın yukarda onu görmeye git, Her neyse, çünkü anneni de göreceksin.
Pekâlâ, Eddie, şunu halledelim böylece sen de Kübaya anneni görmeye git.
Nedir? Sevgilisinden ayrılan birine öğüt verecek durumda değilim, ama Wilmayı görmeye git- Hemen.
Her neyse, yarın başın yukarda onu görmeye git, çünkü anneni de göreceksin.
Biz onu görmeye gitmek gerekir.
Kati görmeye gitmeliyim.
Onları görmeye gitmek zorundayım.
Onu görmeye gitmek zorundayım.
Onu görmeye gitmek zorundayım.
Tomu görmeye gitmeliyim.
Chulu görmeye gitmek zorundayız!
Bence yarın birlikte evi görmeye gitmeliyiz ve Ruthun harika bir fikri var.
Onu görmeye gitmeliyiz.
Onu görmeye gitmeliyiz.
Hakimi bu akşam görmeye gitmek zorunda mısın?
Onu görmeye gitmeliyiz.
Hala Filipinli adamı görmeye gitmemiz gerektiğini unutma… Acele et.
Hala Filipinli adamı görmeye gitmemiz gerektiğini unutma… Acele et.
Hala Filipinli adamı görmeye gitmemiz gerektiğini unutma… Acele et.