Examples of using Gözlerimi acıtıyor in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Işıkları kapatalım mı, gözlerimi acıtıyor.
TV çok parlak, gözlerimi acıtıyor.
Resimdeki katıksız duygusal kuvvet gözlerimi acıtıyor.
Benim adım Tobias Whale. Gözlerimi acıtıyor.
Ben yoruldum. Her akşam o ışıklar gözlerimi acıtıyor.
Bu arazide, bu iğrenç ekinleri her gördüğümde hayalim gözlerimi acıtıyor.
şu şey gözlerimi acıtıyor, daha önce dört sefer yaptığındaki gibi.
Işık gözümü acıtıyor.
Işık gözümü acıtıyor.
Gözlerim acıyor. Ters giden bir şeyler var?
Güneş gözümü acıtıyor.
Lambanın ışığı gözlerimi acıttı. Hayır.
Gözlerim acıyor. Ters giden bir şeyler var.
Gözümü acıtıyor! güneş.
Lambanın ışığı gözlerimi acıttı.
Gözlerim acıyor. Emin değilim.
Bu renk gözlerimi acıttı.
Gözlerim acıyor. Evet.