Examples of using Güler yüzlü in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Size Bay Güler Yüzlü Adam diyeceğim.
Güler yüzlü ucube.
Bu güler yüzlü insanların benim ailem olduğunu sanıyorsanız yanılıyorsunuz.
kısas etek ve güler yüzlü hizmet.
Bilirsin işte yakışıklı, güler yüzlü.
al yanaklı, güler yüzlü sakinleri.
Şimdi, bunun için, yakışıklı, güler yüzlü, çekici, korkusuz bir host lazımdı.
Güler yüzlü ev sahipleri olarak onları kucaklayalım,
Göklerin güler yüzlü kralı Büyük Sebastian!
muhteşem, güler yüzlü, çok asık suratlı,
cesur, güler yüzlü, gerçek Lonnie.
Çok genç ve güler yüzlü olduğun… ve bir sürü hayallerinin olduğu zamanlardaki gibi.
Bir zamanlar, doğu yakasındaki pastanelerden birinde güler yüzlü Robin teyzene bakan müşteriler şöyle düşünmüştü.
dışarıya güler yüzlü, sevimli ve uysal görünüp kusma isteğimi içimde tutmalıyım.
Ve küçük güler yüzlü prenses… bu da senin için… Şef Yükselen Mojodan.
Ne bileyim, insanlar nişanlandığında güler yüzlü olurlar ya. -Neden?
Ne bileyim, insanlar nişanlandığında güler yüzlü olurlar ya. -Neden?
Egzoz Ustası yarı fiyata verebilir ama, burada Forman ve Oğlunda, güler yüzlü bireysel yerli bir hizmet alacaksınız.
Arkadaşların hiç güler yüzlü gözükmüyor.
Lyle Hudson güler yüzlü bankacınız.