Examples of using Güzel eski in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Güzel Eski PhiIIies.
Bizim hikayemiz bu değil. Bu güzel eski bir hikaye ama.
That's a charming old story, but not the one we're telling.Bizim hikayemiz bu değil. Bu güzel eski bir hikaye ama.
But not the one we're telling. That's a charming old story.Güzel eski bir araba.
A good old car.Bu akşam güzel eski günleri hissettirmedi mi?
Didn't tonight feel like the good old days?Artık o güzel eski günler yok gibi.
It's not like the good old days anymore.Senden bu güzel eski aşk şarkısını satın almayacağım, Betty.
I don't buy love's old sweet song from you, Betty.Güzel eski günler, evet.
The good old days, yeah.Güzel eski günler.
The good old days.Güzel eski evler, kötü uşaklar, etrafınızdaki imparatorluk.
Jolly old house, pandering servants, Empire at your feet.Nerede o güzel eski günler?
The good old days?Şu çok güzel eski evlerden biri.
This is such a wonderful old house.Güzel eski günlerdi.
Those were the good old days.Güzel eski günlerdi.- Hatırlamam mı?
Don't kid yourself. These are the good old days?Güzel eski günlerdi. Hımm evet.
Those were the good old days.- Well, yeah.Güzel eski günlerdi.
It was a good ol' time.Bu bana güzel eski günleri hatırlatıyor.
It reminds me of the good old days.İşte güzel eski bir 20.
Now for some good old 20th-century TV.Güzel Eski Delhim Gerçek Delhi.
My good old Delhi! Such is Delhi.Güzel eski bir şarkı, değil mi?
It's a good old song, right?
