GETIRMELIYIM in English translation

Vücuduma geri dönmeliyim ve bu gece gerçekten getirmeliyim.

I just gotta get back in my body and really bring it tonight.

Nereye gittiğini sanıyorsun sen? Babamı getirmeliyim!

Ihaveto get my dad! Where do you think you're going?

Bence gidip Romanı getirmeliyim.

I think I should go get Roman.

Ne pahasına olursa olsun… ne yapmam gerekirse gereksin onları geri getirmeliyim.

At all costs,"get them back, no matter what I have to do.

Ne pahasına olursa olsun… ne yapmam gerekirse gereksin onları geri getirmeliyim.

Get them back, no matter what I have to do.

Dışarı çıkıp, erzak getirmeliyim.

I have to go out and get food.

Gidip bir kişiyi daha getirmeliyim.

I have to go get one more person.

Dışarı çıkıp daha büyük bir yılan getirmeliyim.

I had to run out and get a bigger snake.

Asıl ben sana su getirmeliyim.

I should be bringing you the water.

Bir iğne daha getirmeliyim, çünkü bunun etkisi geçmek üzere.

I got to get another syringe ready'cause that one's gonna wear off.

Bir iğne daha getirmeliyim, çünkü bunun etkisi geçmek üzere.

Cause that one's gonna wear off. I got to get another syringe ready.

Düşündüm ki dağı Muhammede getirmeliyim.

I thought I would bring the mountain to Mohammed.

Bebeğim, bir telefona ulaşıp buraya yardım getirmeliyim.

Babe, I got to get to a phone, get some help out here.

Karım beni terk etti ve onu geri getirmeliyim.

My wife is gone, and I have got to get her back.

Onu geri getirmeliyim.

I got to get her back.

Ona bir şey getirmeliyim Hemen geliyorum.

She needs me to get something for her. I will be right back.

Yemeğe gelirken ne getirmeliyim?

What should I bring for dinner?

Gidip yemeği getirmeliyim.

I have got to get the food.

Hemen yola çıkıp, kabuğu getirmeliyim.

I must sail at once and bring back the eggshell.

Düşündüm ki sana bir hediye getirmeliyim.

I thought I would bring you a present.

Examples of using Getirmeliyim in Turkish and their translations into English